Eğer bir gün gidersem buralarda, ebediyete gönüp gidersem, meraklanmayın yalnızlığımı bir dost bilip gideceğim, yalnızlığımı da alacağım yanıma, hatta sizinkileri de...
Geçmişin gölgesinden kurtulup geleceği fonlarla süsleyemez yalnızlar, çünkü acıları vardır, canları çok yanmıştır. Her iki ileri adımda bir tekrar o karanlık günlerine dönmeyi başarmışlardır çünkü. Bazen bir olay bunu tetikliyorken, bazen bir söz sürükler o günlere yalnızı. Konuşamaz o, yazar belki o da ağlayışlarının hıçkırıklarından fırsat bulursa, kalemi kan kağıdı hayatı olur. Yalnız, tek bir çizgide hayatını tekrar kana bulamayı başarır. Hayat yalnızı tekrar aynı noktaya götürmeyi çok iyi bilir. Yalnız korkar eski günlerinden, acılarından yaptığı hatalarda, bataklığından korkar. Tekrar oraya batmak istemez. Çırpınır çırpınır ama bataklık bu en tepedeyken birden çırpınışların seni en dibe batırır. Yalnız boğulur. Kendi kendine konuşur, en güzel sesinden, iç sesinden, şarkılar söyler, tekrar dibe vurmanın zevkini çıkartır. Ne zevk ama! Yalnız, yalnızlığından bıkmıştır artık. Biri gelsin kurtarsın ister onu. Yalnızlığını alıp götürsün... Ama hiç bir ...