''Ne dualar kurtarır bizi artık ne de zaman.. Unutabilmek gerek bazen ağlamadan..''
Yastıkta yaşımın sağ gözümden sol göz kapağımın üzerine düşüşünü hissettim uzun bir süre. Uzun süredir yastığımda ağlamıyordum diye iç geçirdim. Epey olmuştu ve de yatakta sigara içmeyişim. Uzun uzun çektim içime dumanı ve uzun uzun üfledim nefesimde bitene kadar, tüm kısa yaşanmışlıklara inat. Uzun zaman olmuş dedim sonra kendi kendime konuşmayışım. Sesimi özlemişim. Küfürlerimi özlemişim. Yastığa gömülmeyi özlemişim. Boğazıma bi yumrunun gelip oturuşunu, göğüs kafesimin üzerinde tonlarca ağırlıyı hissetmeyi özlemişim dedim. İnsanoğlu ne tuhaf yaratık. Acı çektirmeye bayılıyoruz kendimize. Sonra sustum. Bir sigara daha yaktım. Şimdi fırlasam dışarı bağırsam avazım çıktığı kadar, kimse duymasa, koşsam durmadan, nefes alıp vermekten boğazım acısa, çöksem olduğum yere, ağlasam hıçkıra hıçkıra kimse görmese, uyanmasa kimse. Nazım gelse, Edip gelse, Oğuz gelse... Yazdıkları her satırı hissettirseler bana. Dirilsem oracıkta onlarla. Yıkansam, durulansam, geçse... Güneş do...